Kadinin soylemeye korktugu taciz

Thursday 27 March 2008


Bugun “Irish Examiner” gazetesinde çikan haberi okurken gozlerime inanamadim, sadece bizde olabilecegini sandigim bir haberle karsi karsiyaydim. Ulke genelinde yapilan bir arastirmaya gore Irlandalilar'in 25%’i, tacize ugrayan kadinlarin bazi yollarla suçlu olabilecegine inaniyor. Tabi bu oranin Turkiye'de yapilan bir arastirmada daha yuksek çikacagi kuskusuz.

Arastirmanin yapildigi grubun yaklasik %33’u kurban yani kadin, flirt ettigi adama net bir sekilde hayir diyemediyse, %10’u kadinin birden fazla cinsel partneri varsa, 1/3’u kadin eger kiskirtici kiyafetler giyiyorsa, 1/4’u eger kadin yurumemesi gereken bir alanda yurumusse, %25’i eger kadin gereginden fazla içki içmisse kendisinin tacize ugramada sorumlu ve hatta suçlu olabilecegine inaniyor.

Rakamlari gorunce çok sasirdim, bir kez daha kendime “Yuzyillarin sonunda nasil bu noktalara gelebildi sosyal hayatimiz?” diye sormadan geçemedim. Eger herkes bu sekilde dusunuyor olsaydi sonuç su olurdu; "Erkekler potansiyel tacizcidir, aman yanlis yapma yanarsin!”. Gençligimin en guzel hayallerine kara izler vuran tartismalar, soylenenler geldi hemen aklima. "Kadin kasindigi için tacize ugramistir, kadin kiskirtmazsa erkek birsey yapmaz, kadin istemezse hiç birsey olmaz, kot pantalonlu olan bir kadina bir erkek tecavuz edemez" gibi akla sigmayacak yorumlar…

Ulkeden ulkeye belki biraz dozaji degisiyordur ama genel olarak çogu yerde karsilasilan bu onyargi oyle bir boyuta gelmis ki, kadin tacize ugrasa bile bunu soyleyemez, toplumun ona bakis açisinda korkar olmus. Kadinin ozgurlugune ne demeli, istedigi yerde dolasamaz istedigini giyemezse nasil ozgur olabilir? Kadinin biraz açik giyinmesi, ya da girmemesi gereken bir sokaga girmesi erkege ona tacizde bulunma hakki mi veriyor?

Çocuklugumuzdan beri o kadar çok içimize islemis ve hayatimizin bir parçasi olmus ki erkeklerin etrafimizda olusturabilecegi olasi tehlike, gunluk hayatimizi, yol guzergahlarimizi, sozlerimizi, tavirlarimizi buna gore yonlendirir olmusuz. Butun bunlar yetmiyormus gibi, olur da bir taciz vakasi ile karsilasirsak magdur oldugumuz halde, suçlu durumuna bile dusme tehlikesi ile karsi karsiyayiz. Yani erkegin kendine hakim olamamasi bile kadinin suçu oluyor.

Yasadiginiz bir tacizi paylasmak isterseniz onunuze serilecek olasi sorular sunlar olabilir; "Neredeydin, neden gittin oraya, saat kaçti, uzerinde ne vardi, ne tarafa bakiyordun?” ki acaba sizin bu durumda suç oraniniz ne olabilir bilsinler. Olur da hepsine beklenen dogru cevaplari verirseniz hemen size "Allah allah yanlis da birsey yapmamissin, hiç suçun yok yani neden basina geldi ki?" diyebilirler. Inanilacak gibi degil ama maalesef yasadigimiz gerçekler...

Kuçuk bir kiz çocugu ya da genç bir kizken otobuste tacize ugramayan, yolda soylenen laflari içinde biriktirmeyen, neden ben kadinim, neden boyle diye kendine birçok kez sormak zorunda kalmayan bir Turk kadini olduguna inanmiyorum, maalesef herkesin basindan geçmistir bu olaylar. Dinine, aile baglarina, namusuna duskun toplumumuz neredeydi o zamanlar?

Uyanin lutfen, taciz bir suçtur, kadin nasil olursa olsun ne yaparsa yapsin erkek tarafindan zorlanip, istemedigi bir seyi yapmaya zorlanirsa bu bir suçtur, azi çogu, dogrusu yanlisi yok bunun bu bir suçtur!

Kadinin yasadigi tacizin, tecavuzun sorumlusunun kendi tavirlari olarak gosterilmesi çarpikliklarla, adaletsizliklerle, esitsizliklerle dolu yasadigimiz doneme yakisir bir durum. Bu sekilde dusunenleri kafalarini yorup bir kez daha dusunmeye, kadinlari da suçlunun cezasini çekebilmesi, toplumdan dislananin kadin degil o olmasi için baslarina gelen taciz olaylarini korkmadan aciklamaya davet ediyorum.
Kadin hiçbir sekilde erkegin kendisine hakim olamamasindan sorumlu tutulmamalidir...

0 comments: