Guinness Birasi

Tuesday 19 February 2008

Dublin maceralari , nasil basladi ??

Soguk cok soguk bir yilbasi aksami, sehir merkezinde akin akin yuruyen, adim basi karsilasilan bizim “Kuruyemisci” tabirimizin cok benzer bir versiyonu olan dukkanlari icki almak icin dolduran, sehrin iki yakasini birbirine baglayan koprulerde ellerinde sampanyalarla bekleyen kumelenmis insanlari ve de soguga dayanamayip otele dogru yuruyen beni hatirliyorum.

Dublin’in soguk puslu havasini unutturan insanlarin coskusu, enerjisi. Ya sogugu daha az hissetmek icin ya da otobuse, trene yetismek icin kosturan insanlarin pesinden takilmamaniz mumkun degil. Isiniz olmazsa da benim de acelem var havasina hemen giriyorsunuz.

Basligimiz Guinness birasi idi hemen konumuza donelim, Guinness Irlanda’nin en onemli, koklu ve geleneksel fabrikasi, esas uretimi tabi ki bira. Avrupa’da en cok icki tuketilen ulkerin basinda gelen Irlanda’nin en unlu Guinness birasi, aslinda bildigimiz biraya pek benzemiyor, cok koyu, ustunde normal biraninki gibi gecici olmayan yogun kremamsi kopugu ile servis yapiliyor. Tadina hafif kahve varmis gibi hissediyorsunuz. Cok soguk degil ilik icmekte fayda var. Soylediklerine gore icinde demir orani cok yuksek, kansizlik cekenlere doktorlarin tavsiyesi gunde bir tane tuketmek. Tabi bu onemli icecegi kucuk bardaklarla icmek mumkun degil, “Paint” dedikleri buyuk bira bardaklari ile servis yapiliyor. Genelde aliskin olmayan bir tane deneyip normal biraya doner, olur da birden cok icerseniz Irlandalilarin gozune girmissiniz demektir. “Tam bir Irlandali oldun simdi” derlerse sasirmayin. Barda kimler Irlandali diye ayirmak isterseniz bardagi daha bitmeden ikincisi icin siraya girenler varsa iste onlar kesin yerel halktir.

Irlandalilara yine donersek yolda yaninizdan gecen tanimadiginiz insanlardan aldiginiz enerjiyi, onlari tanidikca da farkediyorsunuz. Bir cok kisinin dusunebileceginin aksine cok sicak kanlilar, yardimsever, konuskan ve arkadas canlisilar. “Taksiler cok pahali iyisimi bir an once kendinize bir araba alin” diyen taksi soforunden, yolda yaninizdan gecerken “merhaba nasilsiniz?” diyen tanimadiginiz yasli amcadan, bozuk paranizin yetmedigini gorup “olsun gecebilirsiniz” diyen otobus soforune kadar karsiniza pek cok sicak insan cikabilir.

Biraz da tanidikca sekillenen dusuncelere gecersek, arkadas cevrenizle bir puba gittiginizde aynen bizde oldugu gibi “hayir birak allah askina ben odeyecegim, bak yemin ettim” tartismasiyla karsilasmaniz pek mumkun. Acaba simdi kim konu acacak diye dusunurken hemen bir Irlandali kurtariciniz olacaktir. Hic komplekssiz ozelestiri yapabilirler, yeter ki muhabbet bol olsun, gulsunler guldursunler.

Bir taksicin neden bu kadar sicak insanlarsiniz sorusuna verdigi yanit gibi “Hayat kucuk seyleri kafaya takmaya degmeyecek kadar kisa, problemleri yaratmamiza hic gerek yok onlar zaten bizi buluyor”

0 comments: